Anaokuluna Başlama

ANAOKULUNA BAŞLAMA

      Anaokuluna hazır olmak, o eğitim ortamından yararlanmaya hazır olmak demektir. İlk hazır oluş gözlemi anne-baba tarafından yapılabilir. Ancak her çocuk aynı hızda gelişim göstermez. Anaokuluna başlama kararında çocuğunuzun fiziksel gelişimi kadar duygusal gelişimi de önemlidir.

      Anaokuluna başlayacak bir çocukta ihtiyacını, derdini anlaşılır  biçimde ifade edebilmesi, eşyalarını-oyuncağını diğer çocuklarla paylaşabilmesi(elbette her zaman değil), grup olarak oynanan oyunlara katılabilmesi(öğretmen yardımıyla da katılabilir.) gerekmektedir.

     Çocuk ihtiyacı olan tüm bilgi ve becerilerle donanımlı olarak dünyaya gelmez. Çocuğa yeni öğrenme fırsat ve olanakları hazırlayan çevre ,onun gelecekteki başarısı açısından önem taşır. Bu nedenle erken gelişim yılları, birçok araştırmacı tarafından zeka , kişilik ve sosyal davranış şekillenmesi açısından son derece önemli bulunmuştur.

     Erken gelişim dönemlerinde verilen eğitimin çocukların gelişimleri üzerinde uzun vadeli etkileri olduğu ortaya koyan araştırmalar, özellikler, bu dönemdeki eğitimin niteliğinin önemini vurgulamaktadır.

    Okul öncesi kurumun öğretmeni, çocuğu tanıyarak, onda var olan gizil yetileri ortaya koymayı hedefler. Anaokulunun temel amacı , çocuğun doğuştan getirdiği potansiyeli en üst seviyeye çıkarmaktır.

               Çocuğun anaokuluna uyumunu kolaylaştırmak için;

• Anaokuluna başlamadan önce çocuğun , uzun süreli bir ayrılıkla baş edebilmesi için onu , kısa sürelerle sizden ayrı kalmaya alıştırınız. ( Bu ayrı kalma süreci anneanne- dede gibi birinci derece yakın gördükleri değil ,oyun grubu olarak okul öncesine alıştırmak olmalıdır.)
• Okula başlamadan önce sık sık okulu ve okul arkadaşlarını ona anlatın.
• Okul için gereksinim duyacağı giysileri ve okul malzemelerini birlikte satın alın.
• Çocuğu okula bırakacak kişi çocuğun kolay ayrılabileceği biri olmalı , yanında büyükanne veya büyükbaba olmalıdır.
• Çocuğunuzu önceden bilgilendirin. Ayrı kalacağınızı gizlemeyin.
• Yanında olmadığınızda bile okula ve öğretmenine güvenebileceğini ona sık sık anlatın.
• Vedalaşmayı çok uzun sürdürmeyin. Okul çıkışında da ,çocuğunuzu tam zamanında almaya gidin ve tam zamanında getirmeye dikkat edin. Okula çok uzun aralar vermeyin.
• Çocukların velilerinden kademeli uzaklaştırmayı önermekteyiz. Bu süre çocuğa göre değişmektedir. Çocuğun hem anaokuluna hem de öğretmenine güven sağlayabilmesi için gereklidir.
• Kararlı olun çocuğunuz , o istese de istemese de ayrılacağınızı ve gözyaşlarının hiçbir şeyi değiştirmeyeceğini kesinlikle anlamalıdır. Burada önemli nokta, annenin okuldan ayrılmasının ardından çocuğun gözyaşlarının son bulmasıdır. Eğer annenin ardından hala devam eden gözyaşları varsa bu durumda okul psikoloğuyla görüşülmedir.

Psikolog Eda ATALAR YAŞAR